Ara
yapmak, etmek
çalışmak
[sahte fiil]
yapmak, hazırlamak
çözmek
öğrenmek, okumak
cinsel ilişkiye girmek
taklit etmek
icra etmek
uyuşturucu kullanmak
ilgilenmek
dövmek, saldırmak
soygun yapmak, çalmak
kandırmak, dolandırmak
cezalandırmak, ceza kesmek
yok olmak, mahvolmak
bitirmek
mesafe katetmek
yeterli olmak
ceza evinde olmak
hız yapmak
ziyaret etmek, gezinmek
yapmak, gerçekleştirmek
pişmek
ulaşmak (satış rakamına)
hareket etmek, davranmak
etkilemek
ilerlemek, gelişmek
yapmak, değiştirmek
(daha önce bahsedilen bir fiile atıfta bulunmak için kullanılır)
[olumsuz ve soru cümlelerinde kullanılır]
gerçekten
[fiilin anlamını kuvvetlendirmek için kullanılır]
geçirmek, yapmak
taklit etmek, benzetmek
yapmak, yerine getirmek
do, tonik
osteopati doktorası, osteopati diploması
parti, eğlence
do
doable
doable
doer
doer
undo
undo