to get by
[phrase form: get]
01
yapabilmek
to be capable of living or doing something using the available resources, knowledge, money, etc.
Intransitive
Örnekler
He did n't know the local language, but he could get by using basic phrases and gestures.
Yerel dili bilmiyordu, ancak temel ifadeler ve hareketler kullanarak idare edebiliyordu.
Despite the financial challenges, they managed to get by on a modest income.
Mali zorluklara rağmen, mütevazı bir gelirle geçinebildiler.
02
fark edilmemek, kurtulmak
to escape notice or punishment
Intransitive
Örnekler
In the undercover operation, the agent aimed to get by without arousing suspicion.
Gizli operasyonda, ajan şüphe uyandırmadan farkedilmeden geçmeyi hedefliyordu.
She tried to get by without anyone noticing her late arrival at the meeting.
Toplantıya geç gelişini kimsenin fark etmemesi için göze batmamaya çalıştı.
03
geçmek, aşmak
to move past an obstacle or challenge
Transitive: to get by an obstacle or challenge
Örnekler
To reach the hidden treasure, they had to get by the dense jungle and various traps.
Gizli hazineye ulaşmak için, yoğun ormanı ve çeşitli tuzakları geçmek zorunda kaldılar.
The hikers needed to get by the fast-flowing river to continue their trek.
Yürüyüşçüler, yürüyüşlerine devam etmek için hızlı akan nehri geçmek zorundaydı.
04
fark edilmeden geçmek, sıvışmak
to move past someone or something without being noticed
Transitive: to get by sb/sth
Örnekler
He slyly helped his friend to get by the security guard.
Arkadaşının güvenlik görevlisinin yanından geçmesine sinsice yardım etti.
The stray cat tried to get by the sleeping dog without any disturbance.
Sokak kedisi, uyuyan köpeğin yanından fark edilmeden geçmeye çalıştı.
05
idare etmek, başarmak
to do well enough to avoid failure by meeting the basic requirements
Intransitive
Örnekler
He managed to get by in the exam by answering the minimum required questions.
Gereken asgari soruları cevaplayarak sınavda başarılı oldu.
Despite minimal preparation, she was able to get by in the presentation by covering the essential points.
Asgari hazırlığa rağmen, sunumda temel noktaları ele alarak idare etmeyi başardı.
