Ara
to distort
01
biçimini bozmak
to change the shape or condition of something in a way that is no longer clear or natural
Transitive: to distort shape of something
Example
Twisting the metal frame will distort its structure and weaken its integrity.
Metal çerçevenin bükülmesi yapısını şekil değiştirecek ve bütünlüğünü zayıflatacaktır.
Strong winds can distort the shape of trees, bending them in unnatural directions.
Şiddetli rüzgârlar, ağaçların şeklini bozarak onları doğal olmayan yönlere eğebilir.
02
tahrif etmek
to change and twist a fact, idea, etc. in a way that no longer conveys its true meaning
Transitive: to distort a fact or idea
Example
The tabloid newspaper distorted the politician's statements.
Tabloid gazete, politikacının ifadelerini çarpıttı.
Some historical accounts have been distorted over time, altering the events to fit certain narratives or agendas.
Bazı tarihi anlatımlar zamanla saptırılmış, olaylar belirli anlatılar veya gündemlere uyması için değiştirilmiştir.
03
şekil değiştirmek, bozulmak
to become twisted or warped out of shape, often due to pressure, heat, or other external factors
Intransitive
Example
The wooden fence panels distorted after prolonged exposure to heavy rain.
Ağaçtan yapılan çit panelleri uzun süre yoğun yağmura maruz kalınca şekil değiştirdi.
The metal frame of the old car distorted over time, rusting and bending out of shape.
Eski arabanın metal çerçevesi zamanla şekil değiştirdi, paslandı ve bozuldu.
Yakın Kelimeler
