Mug
01
kulplu bardak
a large cup which is typically used for drinking hot beverages like coffee, tea, or hot chocolate
Örnekler
She sipped her morning coffee from a favorite ceramic mug adorned with colorful flowers.
Sabah kahvesini, renkli çiçeklerle süslü favori seramik kupasından yudumladı.
The cozy café offered a selection of mugs for customers to choose from, each with its own unique design.
Rahat kafe, müşterilerin seçebilmesi için her biri kendine özgü tasarıma sahip bir bardak seçkisi sunuyordu.
1.1
bir bardak
the contents or quantity in a big tall cup
Örnekler
The barista poured a generous mug of steaming hot coffee to start the morning.
Barista sabahı başlatmak için buharlı sıcak kahve dolu büyük bir kupa doldurdu.
The diner served up hearty portions of soup, each accompanied by a sizable mug of broth.
Lokanta, her biri büyük bir kupa et suyu ile servis edilen doyurucu porsiyonlarda çorba sundu.
02
yüz, çehre
a person's face, often used humorously or in a slightly mocking way
SlangÖrnekler
That guy 's mug is familiar; I think I've seen him before.
O adamın yüzü tanıdık geliyor; sanırım onu daha önce görmüşüm.
She made a funny face and it showed on her mug.
Komik bir surat yaptı ve bu onun yüzünde görüldü.
03
a person who is easily deceived or taken advantage of
Örnekler
He felt like a mug for believing their story.
Only a mug would pay that much for a fake watch.
to mug
01
gasp etmek
to steal from someone by threatening them or using violence, particularly in a public place
Transitive: to mug sb
Örnekler
The assailant attempted to mug the pedestrian by brandishing a weapon.
Saldırgan, bir silah sallayarak yayayı soymaya çalıştı.
The victim bravely fought back when the thieves tried to mug them in the park.
Kurban, parkta soymaya çalışan hırsızlara cesurca karşı koydu.
02
abartılı yüz ifadeleri yapmak, mimiklerle şaklabanlık yapmak
to exaggerate facial expressions, often in an overly dramatic or comedic way, to provoke laughter
Örnekler
The actor began to mug for the audience, widening his eyes and puffing his cheeks.
Aktör, gözlerini büyütüp yanaklarını şişirerek seyirciye abartılı yüz ifadeleri yapmaya başladı.
She could n’t resist mugging after delivering the punchline.
Espriyi yaptıktan sonra yüz ifadelerini abartmaktan kendini alamadı.
