White elephant
01
ıvır zıvır
a possession that is costly to maintain and difficult to dispose of, often more trouble than it is worth
Idiom
Örnekler
The software upgrade was a white elephant — flashy but impractical.
Yazılım yükseltmesi bir beyaz fildi— gösterişli ama pratik değil.
The luxury yacht turned out to be a white elephant, draining their finances.
Lüks yatın bir beyaz fil olduğu ortaya çıktı ve finanslarını tüketti.
02
beyaz fil, ak fil
a rare, pale-colored elephant, often considered sacred in certain cultures, especially in Southeast Asia
Örnekler
The king regarded the white elephant as a symbol of prosperity.
Kral, beyaz fil'i bir refah sembolü olarak görüyordu.
A white elephant was gifted to the temple as a sacred offering.
Beyaz bir fil, kutsal bir sunu olarak tapınağa hediye edildi.
