to harrumph
01
boğazını temizleyerek dikkat çekmek
to express disapproval of something by making a noise in the throat
Transitive
Örnekler
The professor harrumphed loudly when the student suggested a controversial theory during the lecture.
Öğrenci ders sırasında tartışmalı bir teori önerdiğinde profesör yüksek sesle homurdandı.
He harrumphed in disbelief when he heard the outlandish excuse for being late to the meeting.
Toplantıya geç kalmanın tuhaf bahanesini duyduğunda inanmazlıkla homurdandı.
Harrumph
01
bir homurdanma, bir boğaz temizleme sesi
a throat-clearing sound made to express disapproval, annoyance, or dissatisfaction
