Furlough
01
geçici izin, izin
a temporary leave of absence from military duty
02
sıla izni
a temporary release of a convict from prison
Örnekler
He was granted a furlough to attend his daughter's wedding.
Kızının düğününe katılmak için bir izin aldı.
During his furlough, he worked to rebuild his life outside of prison.
Şartlı tahliyesi sırasında, hapishane dışında hayatını yeniden inşa etmek için çalıştı.
to furlough
01
işten çıkartmak
to grant an employee a temporary leave of absence, often without pay, due to economic reasons, company restructuring, or other circumstances beyond their control
Örnekler
The company furloughs some of its employees during the slow season to manage costs more effectively.
Şirket, maliyetleri daha etkili bir şekilde yönetmek için yavaş sezonda bazı çalışanlarını ücretsiz izne çıkarır.
Last year, the airline furloughed hundreds of employees as a result of reduced travel demand during the pandemic.
Geçen yıl, havayolu şirketi, pandemi sırasında seyahat talebinin azalması sonucunda yüzlerce çalışanını geçici olarak işten çıkardı.
02
izin vermek, izne çıkarmak
grant a leave to
