breathtakingly
breath
ˈbrɛθ
bret
ta
ˌteɪ
tey
king
kɪng
king
ly
li
li
British pronunciation
/bɹˈɛθte‌ɪkɪŋli/

"breathtakingly"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

breathtakingly
01

nefes kesici bir şekilde, büyüleyici bir şekilde

in a way that inspires awe, wonder, or admiration because of great beauty, scale, or impact
breathtakingly definition and meaning
example
Örnekler
The mountain rose breathtakingly above the valley, its peak glowing in the evening light.
Dağ, vadinin üzerinde nefes kesici bir şekilde yükseldi, zirvesi akşam ışığında parlıyordu.
She danced breathtakingly, holding the entire audience in silent admiration.
Nefes kesici bir şekilde dans etti, tüm seyirciyi sessiz bir hayranlık içinde tuttu.
02

nefes kesici bir şekilde, inanılmaz derecede

to a shocking, excessive, or incredible degree
example
Örnekler
The CEO 's bonus was breathtakingly high, sparking outrage among employees.
CEO'nun bonusu şaşırtıcı derecede yüksekti ve çalışanlar arasında öfkeye neden oldu.
He responded to the criticism with a breathtakingly arrogant remark.
Eleştiriye şaşırtıcı derecede kibirli bir yorumla karşılık verdi.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store