terrifically
01
müthiş bir şekilde, olağanüstü bir şekilde
with great force, energy, or intensity
Örnekler
The fireworks exploded terrifically over the night sky.
Havai fişekler gece gökyüzünde müthiş bir şekilde patladı.
The storm blew terrifically, uprooting trees and damaging roofs.
Fırtına müthiş bir şekilde esti, ağaçları kökünden söktü ve çatılara zarar verdi.
1.1
olağanüstü bir şekilde, harikulade
in an exceptionally excellent manner
Örnekler
The team performed terrifically, winning the championship.
Takım müthiş bir şekilde performans göstererek şampiyonluğu kazandı.
She sang terrifically during the concert, receiving a standing ovation.
Konser sırasında müthiş bir şekilde şarkı söyledi ve ayakta alkışlandı.



























