shining
shi
ˈʃaɪ
şay
ning
nɪng
ning
British pronunciation
/ʃˈa‍ɪnɪŋ/

"shining"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

shining
01

ışıldayan

radiating light or brightness, whether natural or artificial
shining definition and meaning
example
Örnekler
The shining sun illuminated the entire landscape.
Parlak güneş tüm manzarayı aydınlattı.
A shining streetlight guided them through the dark alley.
Parlak bir sokak lambası onları karanlık sokakta yönlendirdi.
02

parlak, göze çarpan

standing out in a positive way
example
Örnekler
Her shining leadership skills helped the team succeed.
Onun parlak liderlik becerileri takımın başarılı olmasına yardımcı oldu.
The artist received a shining review for her latest exhibit.
Sanatçı, son sergisi için parlak bir eleştiri aldı.
03

parlak, pırıl pırıl

having a smooth and bright surface that reflects light
example
Örnekler
The shining floors were a testament to the diligent cleaning done before the event.
Parlak zeminler, etkinlik öncesinde yapılan özenli temizliğin bir kanıtıydı.
She admired the shining surface of the polished wood table.
Parlak cilalı ahşap masanın parlak yüzeyine hayran kaldı.
Shining
01

parlatma, cilalama

the work of making something smooth and shiny by rubbing or waxing it
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store