provocative
01
kışkırtıcı
causing strong reactions or discussions by presenting controversial or thought-provoking ideas
Örnekler
The provocative artwork sparked heated debates about freedom of expression.
Provokatif sanat eseri, ifade özgürlüğü hakkında hararetli tartışmalara yol açtı.
The politician 's provocative statements ignited outrage among certain groups.
Politikacının provokatif açıklamaları bazı gruplar arasında öfkeye neden oldu.
Örnekler
The magazine cover was considered provocative due to its suggestive imagery.
Dergi kapağı, ima edici görüntüleri nedeniyle provokatif olarak değerlendirildi.
Her provocative outfit drew attention and sparked conversations wherever she went.
Onun provokatif kıyafeti dikkat çekti ve gittiği her yerde sohbetlere yol açtı.
Leksikal Ağaç
provocatively
unprovocative
provocative
vocative
