live out
live out
laɪv aʊt
layv aut
British pronunciation
/lˈaɪv ˈaʊt/

"live out"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

to live out
[phrase form: live]
01

dışarıda yaşamak, dışarıda ikamet etmek

to live in a location separate from one's primary place of activity
to live out definition and meaning
example
Örnekler
The student lived out in a nearby apartment complex rather than staying in the university dorms.
Öğrenci, üniversite yurtlarında kalmak yerine yakındaki bir apartman kompleksinde yaşıyordu.
The young professional lived out in a suburban neighborhood, commuting to their downtown office.
Genç profesyonel, şehir merkezindeki ofisine gidip gelerek bir banliyö mahallesinde yaşadı.
02

hayatının sonuna kadar yaşamak, ömrünün geri kalanını geçirmek

to continue living in a certain way until the end of one's life
example
Örnekler
He lived his days out in peace and contentment, surrounded by loved ones.
Sevdikleriyle çevrili bir şekilde, huzur ve memnuniyet içinde günlerini yaşadı.
The artist lived out their days in a secluded cabin in the woods, continuing to create art until their very last day.
Sanatçı, günlerini ormanda ücra bir kulübede geçirdi, son gününe kadar sanat yaratmaya devam etti.
03

gerçekleştirmek, yaşamak

to make one's dreams and aspirations a reality
example
Örnekler
The entrepreneur lived their business vision out by launching a successful startup company.
Girişimci, başarılı bir startup şirketi kurarak iş vizyonunu gerçekleştirdi.
The aspiring actor finally lived out their dream by starring in a major Broadway production.
Heyecanlı aktör nihayet büyük bir Broadway yapımında başrol oynayarak hayallerini gerçekleştirdi.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store