infirm
Örnekler
The infirm elderly man needed assistance walking up the stairs.
Halsiz yaşlı adam merdivenlerden çıkmak için yardıma ihtiyaç duyuyordu.
Mary's infirm grandmother required a walker to move around the house safely.
Mary'nin hasta büyükannesi evde güvenle dolaşmak için bir yürüteçe ihtiyaç duyuyordu.
02
zayıf, kararsız
lacking firmness of will or character or purpose
Leksikal Ağaç
infirm
firm



























