to succor
01
yardım etmek, imdat etmek
to provide support or help to someone in a difficult or challenging situation
Transitive: to succor sb
Örnekler
Emergency services were dispatched to succor those affected by the crisis.
Acil servisler, krizden etkilenenlere yardım etmek için gönderildi.
Friends and family gathered to succor her during the tough times.
Zor zamanlarında ona yardım etmek için arkadaşları ve ailesi bir araya geldi.
Succor
01
yardım
help that someone gives to another in difficult situations
Örnekler
The villagers provided succor to the stranded travelers during the storm.
Köylüler, fırtına sırasında mahsur kalan gezginlere yardım sağladı.
The wounded soldier received immediate succor from the medics.
Yaralı asker, sağlık görevlilerinden hemen yardım aldı.
Leksikal Ağaç
succorer
succor
