Hoof
01
toynak
the horny and hard part at the end of a limb of a mammal, such as a horse
Örnekler
He noticed a small stone stuck in the horse 's hoof while brushing it.
Atı fırçalarken, atın toynağında sıkışmış küçük bir taş fark etti.
The horse 's hooves made a rhythmic sound as it trotted along the path.
At, patika boyunca tırıs giderken, toynakları ritmik bir ses çıkarıyordu.
02
toynak
the foot of an ungulate mammal
to hoof
01
profesyonelce dans etmek, profesyonel olarak tepinmek
dance in a professional capacity
02
yürümek, gezmek
walk
Leksikal Ağaç
hooflike
hoof
