to alleviate
01
hafifletmek
to reduce from the difficulty or intensity of a problem, issue, etc.
Transitive: to alleviate a problem or issue
Örnekler
Ongoing support programs are currently alleviating the challenges faced by the community.
Devam eden destek programları, topluluğun karşılaştığı zorlukları şu anda hafifletiyor.
Charitable efforts have alleviated the suffering caused by the natural disaster.
Hayırsever çabalar, doğal afetin neden olduğu acıyı hafifletti.
Örnekler
Listening to calming music can alleviate stress and anxiety.
Sakinleştirici müzik dinlemek stres ve kaygıyı hafifletebilir.
Taking a warm bath can help alleviate muscle tension after a long day.
Uzun bir günün ardından sıcak bir banyo yapmak kas gerginliğini hafifletmeye yardımcı olabilir.
Leksikal Ağaç
alleviated
alleviation
alleviative
alleviate
allevi



























