unconcerned
un
ˌʌn
an
con
kən
ken
cerned
ˈsɜrnd
sırnd
British pronunciation
/ʌnkənsˈɜːnd/

"unconcerned"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

unconcerned
01

kayıtsız

not worried or interested in something
example
Örnekler
She seemed unconcerned about the deadline, despite its importance.
Önemine rağmen, son teslim tarihine karşı kayıtsız görünüyordu.
He remained unconcerned by the criticism and continued his work.
Eleştirilere karşı kayıtsız kaldı ve işine devam etti.
02

kaygısız, endişesiz

easy in mind; not worried
03

ilgisiz, kayıtsız

not occupied or engaged with
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store