to strengthen
01
güçlendirmek, kuvvetlendirmek
to make something more powerful
Transitive: to strengthen sth
Örnekler
Regular exercise can strengthen your muscles and improve overall fitness.
Düzenli egzersiz, kaslarınızı güçlendirebilir ve genel fitness seviyenizi artırabilir.
Adding reinforcements will strengthen the structure of the building, making it more stable.
Takviyeler eklemek, binanın yapısını güçlendirecek ve onu daha kararlı hale getirecektir.
02
güçlendirmek, kuvvetlendirmek
to become more powerful over time
Intransitive
Örnekler
The friendship started to strengthen as they spent more time together.
Daha fazla zaman geçirdikçe arkadaşlık güçlenmeye başladı.
Team collaboration can strengthen as members develop better communication.
Takım işbirliği, üyeler daha iyi iletişim geliştirdikçe güçlenebilir.
Leksikal Ağaç
restrengthen
strengthener
strengthening
strengthen
