to scrimp
Örnekler
They had to scrimp on their vacation plans to stay within budget.
Bütçe dahilinde kalmak için tatil planlarında kısıntı yapmak zorunda kaldılar.
She scrimped and saved for years to afford her dream home.
O, hayalindeki evi alabilmek için yıllarca kısmış ve biriktirmişti.



























