relaxing
Örnekler
Spending the afternoon by the peaceful lake was relaxing, allowing her to unwind and recharge.
Huzurlu göl kenarında öğleden sonrayı geçirmek rahatlatıcıydı, onun gevşemesine ve enerji toplamasına izin verdi.
Reading a book in a cozy armchair can be a relaxing way to unwind before bed.
Rahat bir koltukta kitap okumak, yatmadan önce gevşemek için rahatlatıcı bir yol olabilir.
Leksikal Ağaç
relaxing
relax



























