Oppress
volume
British pronunciation/əpɹˈɛs/
American pronunciation/əˈpɹɛs/

"oppress"Tanımı ve Anlamı

to oppress
01

baskı yapmak, ezmek

to unfairly control or harm someone through unjust use of power or authority
Transitive: to oppress sb
to oppress definition and meaning
example
Example
click on words
The authoritarian regime oppressed its citizens by restricting their freedoms and brutally suppressing dissent.
O otoriter rejim, vatandaşlarını özgürlüklerini kısıtlayarak ve muhalefeti acımasızca ezerek baskı yaptı.
The dictator oppressed the population, denying them basic rights and freedoms.
Diktatör, nüfusu baskı yaparak temel hak ve özgürlüklerini inkar etti.
02

baskı yapmak, sıkıştırmak

to cause someone to feel heavy emotional or mental strain, distress, or anxiety
Transitive: to oppress a person or their mind
example
Example
click on words
The constant criticism from her peers oppressed her, leaving her feeling worthless.
Arkadaşlarının sürekli eleştirileri ona baskı yaptı, kendisini değersiz hissettirdi.
His harsh words oppressed her spirit, making it hard for her to stay motivated.
Sert sözleri onun ruhuna baskı yaptı, bu da onun motive kalmasını zorlaştırdı.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store