meager
01
yetersiz
lacking in quantity, quality, or extent
Disapproving
Örnekler
The family survived on a meager income, struggling to make ends meet.
Aile, yetersiz bir gelirle geçinerek ay sonunu getirmek için mücadele etti.
The student 's knowledge of the subject was meager, leading to a low exam score.
Öğrencinin konu hakkındaki bilgisi yetersizdi, bu da düşük bir sınav puanına yol açtı.
DisapprovingÖrnekler
The stray dog was meager, with ribs visible through its fur.
Sokak köpeği zayıftı, kaburgaları tüylerinin arasından görünüyordu.
The tall, meager man moved with a slow, deliberate gait, as if conserving energy.
Uzun ve zayıf adam, enerjisini koruyormuş gibi yavaş ve dikkatli bir yürüyüşle hareket etti.
Leksikal Ağaç
meagerly
meagerness
meager
