handily
01
becerikli bir şekilde, kolayca
with skill, ease, or proficiency
Örnekler
She handily solved the complex mathematical problem in just a few minutes.
O, karmaşık matematik problemini sadece birkaç dakika içinde becerikli bir şekilde çözdü.
The experienced chef handily prepared the elaborate five-course meal for the dinner party.
Deneyimli şef, akşam yemeği partisi için hazırlanan beş çeşit yemeği beceriyle hazırladı.
Örnekler
With the new software update, users can now handily customize their preferences with just a few clicks.
Yeni yazılım güncellemesi ile kullanıcılar artık tercihlerini sadece birkaç tıklamayla kolayca özelleştirebilir.
The well-designed navigation system allowed them to handily find their way through the unfamiliar city.
İyi tasarlanmış navigasyon sistemi, bilmedikleri şehirde yollarını kolayca bulmalarını sağladı.
Leksikal Ağaç
handily
handy
hand



























