generally
Örnekler
The weather is generally mild in spring.
Hava ilkbaharda genellikle ılımandır.
Children generally learn to walk by the age of one.
Çocuklar genellikle bir yaşına kadar yürümeyi öğrenir.
02
genellikle, genel olarak
in broad or nonspecific terms, without focusing on details or exceptions
Örnekler
He spoke generally about the company's future plans.
Şirketin gelecek planları hakkında genellikle konuştu.
The policy is generally in favor of workers' rights.
Politika, genellikle işçi hakları lehinedir.
03
genellikle
without distinction of one from others
Leksikal Ağaç
generally
general
gener



























