dazzlingly
01
göz kamaştırıcı bir şekilde, yoğun bir parlaklıkla
in an intensely bright manner
Örnekler
The jewelry sparkled dazzlingly under the spotlight.
Takılar spot ışığı altında göz kamaştırıcı bir şekilde parlıyordu.
The fireworks burst dazzlingly, lighting up the sky in vibrant colors.
Havai fişekler göz kamaştırıcı bir şekilde patladı, gökyüzünü canlı renklerle aydınlattı.



























