curb
curb
kɜrb
kırb
British pronunciation
/kˈɜːb/

"curb"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

Curb
01

kaldırım kenarı

the raised edge at the side of a street, usually made of stone
Dialectamerican flagAmerican
kerbbritish flagBritish
Wiki
curb definition and meaning
example
Örnekler
The city installed a new curb to improve pedestrian safety.
Şehir, yaya güvenliğini artırmak için yeni bir kaldırım kenarı yerleştirdi.
The construction crew repaired the damaged curb after the winter storms.
İnşaat ekibi, kış fırtınalarından sonra hasar gören kaldırım kenarını onardı.
02

fren, sınırlama

the act of restraining power or action or limiting excess
03

dizgin

a horse's bit with an attached chain or strap to check the horse
to curb
01

sınırlamak, kontrol altına almak

to limit or control by placing restrictions on something
Transitive: to curb sth
to curb definition and meaning
example
Örnekler
The government implemented measures to curb inflation and stabilize the economy.
Hükümet, enflasyonu dizginlemek ve ekonomiyi stabilize etmek için önlemler aldı.
Parents often set rules to curb excessive screen time for their children.
Ebeveynler, çocuklarının aşırı ekran süresini sınırlamak için genellikle kurallar koyar.
02

kontrol altına almak

to lessen the intensity of something or keep it under control, often through restraint or inhibition
Transitive: to curb intensity of something
example
Örnekler
He tried to curb his anger during the heated discussion to avoid saying something he would regret.
Hararetli tartışma sırasında pişman olacağı bir şey söylemekten kaçınmak için öfkesini bastırmaya çalıştı.
The new regulations aim to curb the spread of misinformation on social media platforms.
Yeni düzenlemeler, sosyal medya platformlarında yanlış bilginin yayılmasını dizginlemeyi amaçlıyor.
03

yönlendirmek, rehberlik etmek

to guide a dog to the edge of the sidewalk or street so it can relieve itself
Dialectamerican flagAmerican
Transitive: to curb a dog
example
Örnekler
She had to curb her dog several times during their walk.
Yürüyüşleri sırasında köpeğini birkaç kez kontrol etmek zorunda kaldı.
The owner curbed the dog at the park so it could do its business.
Sahip, köpeğin ihtiyacını görmesi için onu parkta kenara çekti.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store