cuffed
01
ciddi bir ilişkide, bağlı bir ilişkide
in a committed romantic relationship
Örnekler
He got cuffed just before cuffing season.
O, flört sezonundan hemen önce flört etmeye başladı.
Sorry, she's cuffed; you do n't stand a chance.
Üzgünüm, o bağlı; hiç şansın yok.



























