Clairvoyant
01
durugörü, medyum
a person who claims to have the ability to perceive events or objects beyond normal sensory capabilities
Örnekler
The clairvoyant amazed everyone at the party by accurately describing events from their past.
Durugörü sahibi, geçmişlerindeki olayları doğru bir şekilde tarif ederek partide herkesi hayrete düşürdü.
She consulted a clairvoyant to gain insights into her career prospects.
Kariyer beklentileri hakkında bilgi edinmek için bir kahine danıştı.
clairvoyant
Örnekler
The clairvoyant woman was able to predict the outcome of the event with startling accuracy.
Durugörü yeteneğine sahip kadın, olayın sonucunu şaşırtıcı bir doğrulukla tahmin edebildi.
The clairvoyant individual claimed to have a connection with spirits from beyond the physical world.
Durugörü sahibi birey, fiziksel dünyanın ötesindeki ruhlarla bir bağlantısı olduğunu iddia etti.
02
kahin
capable to foresee events distant in time



























