caught
01
yakalanmış, tuzağa düşürülmüş
having been captured or trapped
Örnekler
The caught thief was taken into custody by the police.
Yakalanan hırsız polis tarafından gözaltına alındı.
The caught fish wriggled in the fisherman's hands.
Yakalanan balık, balıkçının ellerinde kıvranıyordu.
Caught
01
yakalama, tutma
a situation in cricket where a batsman is out when a fielder catches the ball on the full after the batsman hits it
Örnekler
The fielder ’s quick reflexes resulted in a stunning caught.
Savunma oyuncusunun hızlı refleksleri, çarpıcı bir yakalama ile sonuçlandı.
She took an incredible caught at mid-off to dismiss the top batsman.
En iyi vurucuyu saf dışı bırakmak için mid-off'ta inanılmaz bir yakalama yaptı.
