to caucus
01
parti yönetim kurulunu toplamak
to meet privately as a group to discuss strategy, make decisions, or select candidates
Örnekler
The party members caucused before the election to choose their nominee.
Parti üyeleri, adaylarını seçmek için seçimden önce gizli toplantı yaptılar.
The party leaders will caucus to strategize and determine the party's stance on important policy matters.
Parti liderleri, önemli politika konularında partinin duruşunu belirlemek ve strateji geliştirmek için caucus yapacak.
Caucus
01
caucus, parti toplantısı
a party meeting to discuss policy or select candidates
Örnekler
The Democratic caucus met to discuss their strategy for the upcoming election.
Demokrat caucus, gelecek seçimler için stratejilerini tartışmak üzere toplandı.
Republican caucus members gathered to nominate their candidate for mayor.
Cumhuriyetçi caucus üyeleri, belediye başkanı adaylarını seçmek için bir araya geldi.
