bigoted
01
bağnaz, dar kafalı
having strong, unreasonable, and unfair opinions or attitudes, especially about a particular race or religion, and refusing to listen to different opinions or ideas
Örnekler
His bigoted remarks about people from other cultures caused an uproar at the meeting.
Diğer kültürlerden insanlar hakkındaki bağnaz sözleri toplantıda bir kargaşaya neden oldu.
The company had to take action against the employee for his bigoted behavior towards his coworkers.
Şirket, çalışma arkadaşlarına karşı bağnaz davranışları nedeniyle çalışana karşı harekete geçmek zorunda kaldı.



























