sturdy
stur
ˈstɜr
stır
dy
di
di
British pronunciation
/stˈɜːdi/
sturdier

"sturdy"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

sturdy
01

güçlü kuvvetli

(of a person) physically strong and healthy
sturdy definition and meaning
example
Örnekler
Despite his age, the sturdy construction worker could lift heavy materials effortlessly.
Yaşına rağmen, sağlam inşaat işçisi ağır malzemeleri zahmetsizce kaldırabiliyordu.
Mary 's sturdy grandfather still enjoyed hiking in the mountains at eighty years old.
Mary'nin sağlam büyükbabası seksen yaşında hâlâ dağlarda yürüyüş yapmaktan hoşlanıyordu.
02

sağlam, dayanıklı

strongly built or solid in nature
example
Örnekler
The sturdy table was made from solid oak, ensuring it would last for generations.
Sağlam masa, katı meşeden yapılmıştı, nesiller boyu dayanacağından emin olunuyordu.
Their relationship was built on sturdy foundations, making it substantial and resilient through tough times.
İlişkileri sağlam temeller üzerine kurulmuştu, bu da onu zor zamanlarda dayanıklı ve güçlü kılıyordu.
03

sağlam, tavizsiz

not making concessions
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store