spent
spent
spɛnt
spent
British pronunciation
/spˈɛnt/

"spent"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

spent
01

bitkin, tükenmiş

feeling or appearing completely exhausted
spent definition and meaning
example
Örnekler
After hours of intense work, she was mentally spent and needed some time to unwind.
Saatlerce süren yoğun çalışmanın ardından, zihinsel olarak tükenmişti ve biraz dinlenmeye ihtiyacı vardı.
The intense workout routine left the athletes physically spent but satisfied with their efforts.
Yoğun antrenman rutini, sporcuları fiziksel olarak tükenmiş ama çabalarından memnun bıraktı.
02

tükenmiş, bitmiş

consumed entirely until nothing serviceable remains
example
Örnekler
A spent battery expanded slightly, its chemical energy fully drained.
Tükenmiş bir pil hafifçe genişledi, kimyasal enerjisi tamamen bitti.
The spent fireworks left only sulfur and paper scraps behind.
Tüketilmiş havai fişekler geride yalnızca kükürt ve kağıt parçaları bıraktı.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store