spellbound
01
büyülenmiş, hayran kalmış
completely fascinated, as if under a magical influence
Örnekler
The children sat spellbound as the storyteller wove his magical tale.
Hikayeci büyülü hikayesini anlatırken çocuklar büyülenmiş bir şekilde oturuyorlardı.
She watched the dancer with a spellbound expression, unable to look away.
Büyülenmiş bir ifadeyle dansçıyı izledi, gözlerini alamadı.
Leksikal Ağaç
spellbound
spell
bound



























