rib
rib
rɪb
rib
British pronunciation
/rɪb/

"rib"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

01

kaburga kemiği

each of the curved bones surrounding the chest to protect the organs inside
Wiki
rib definition and meaning
example
Örnekler
The doctor examined the patient 's ribs after the fall to check for any fractures.
Doktor, düşme sonrasında hastanın kaburgalarını herhangi bir kırık olup olmadığını kontrol etmek için muayene etti.
She felt a sharp pain in her ribs after lifting a heavy object.
Ağır bir nesneyi kaldırdıktan sonra kaburgalarında keskin bir ağrı hissetti.
02

pirzola

a piece of meat with one or more rib bones
Wiki
rib definition and meaning
example
Örnekler
She visited a renowned steakhouse and savored a mouthwatering plate of grilled lamb ribs.
Ünlü bir steakhouse'u ziyaret etti ve ızgara kuzu kaburga dan nefis bir tabak yedi.
They hosted a backyard cookout, serving mouthwatering ribs that were a hit with their guests.
Arka bahçede bir mangal partisi düzenlediler, misafirlerinin beğenisini kazanan ağız sulandıran kaburga servis ettiler.
03

kaburga, kiriş

support resembling the rib of an animal
04

kaburga, kemer desteği

a curved or straight structural element that is used to support or shape the form of a vault, dome, or arch
05

kaburga, damar

a riblike supporting or strengthening part of an animal or plant
06

şakacı söz, alaycı yorum

a teasing remark
to rib
01

şakalaşmak, dalaşmak

to playfully tease someone in a friendly way, often involving light-hearted jokes or gentle ridicule
Transitive: to rib sb
to rib definition and meaning
example
Örnekler
Friends often rib each other about their quirky habits or funny experiences.
Arkadaşlar genellikle birbirlerini tuhaf alışkanlıkları veya komik deneyimleri hakkında şakacıktan alay ederler.
He enjoyed ribbing his brother about his clumsy mishaps, creating a lighthearted atmosphere.
Kardeşinin sakarlıkları hakkında şakalaşmayı severdi, böylece neşeli bir ortam yaratırdı.
02

damarlamak, oluklandırmak

to create vertical patterns or textures that form raised, regular ridges
Transitive: to rib a knitted garment
example
Örnekler
She carefully ribbed the sweater to add a textured, ridged pattern to the sleeves.
O, kollara dokulu, kabarık desenler eklemek için süveteri dikkatlice kabarttı.
The artisan ribbed the fabric to create a stylish and structured look for the cushion cover.
Zanaatkar, yastık kılıfına şık ve yapılandırılmış bir görünüm kazandırmak için kumaşı oluklu hale getirdi.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store