responsibly
01
sorumlu olarak
in a careful, trustworthy, or reasonable manner
Örnekler
She handled the chemicals responsibly, wearing all the required safety gear.
Kimyasalları sorumlu bir şekilde ele aldı, gerekli tüm güvenlik ekipmanlarını giyerek.
Please use the equipment responsibly to avoid damage or injury.
Lütfen ekipmanı hasar veya yaralanmayı önlemek için sorumlu bir şekilde kullanın.
02
sorumluluk bilinciyle
in a way that reflects commitment to one's role, duty, or obligations
Örnekler
The mayor is more responsibly focused on infrastructure than political games.
Belediye başkanı, siyasi oyunlardan ziyade altyapıya sorumlu bir şekilde odaklanmaktadır.
As team leader, she performed responsibly, keeping everyone on track.
Takım lideri olarak, herkesi yolda tutarak sorumlulukla hareket etti.
Leksikal Ağaç
irresponsibly
responsibly
responsible
response



























