Responsibility
01
sorumluluk
the obligation to perform a particular duty or task that is assigned to one
Örnekler
She accepted the responsibility of leading the project team.
O, proje ekibine liderlik etme sorumluluğunu kabul etti.
He was given the responsibility of organizing the event.
Olayı düzenleme sorumluluğu ona verildi.
1.1
sorumluluk, görev
the appropriate range or domain of one's activities or duties, encompassing the tasks and functions one is expected to perform within a given role or context
Örnekler
As the head chef, her responsibility includes overseeing the kitchen staff and menu planning.
Baş aşçı olarak, sorumluluğu mutfak personelini denetlemeyi ve menü planlamasını içerir.
The manager 's responsibility covers ensuring all departments run smoothly.
Yöneticinin sorumluluğu, tüm departmanların sorunsuz çalışmasını sağlamayı kapsar.
02
sorumluluk, mesuliyet
the quality or state of being dependable and accountable, particularly in fulfilling obligations and being answerable for one's actions to others
Örnekler
His sense of responsibility earned him the trust and respect of his colleagues.
Sorumluluk duygusu, meslektaşlarının güvenini ve saygısını kazanmasını sağladı.
She demonstrated her responsibility by always being punctual and reliable.
O, her zaman dakik ve güvenilir olarak sorumluluğunu gösterdi.
Leksikal Ağaç
irresponsibility
responsibility
responsible
response
