to pillory
01
teşhir etmek, alay konusu yapmak
expose to ridicule or public scorn
02
rezil etmek
to publicly criticize or mock someone
Örnekler
The media pilloried the celebrity for her controversial remarks.
Medya, ünlüyü tartışmalı açıklamaları nedeniyle alay konusu etti.
He was pilloried online for his unpopular opinions.
Popüler olmayan görüşleri nedeniyle çevrimiçi olarak alay konusu oldu.
03
teşhir etmek, halka teşhir etmek
punish by putting in a pillory
Pillory
01
boyunduruk
a wooden frame with holes for a human head and hands, used to publicly punish an offender in the past
Örnekler
In medieval times, the pillory was commonly used to shame petty criminals.
Orta Çağ'da, teşhir cezası küçük suçluları utandırmak için yaygın olarak kullanılırdı.
The crowd gathered around the pillory, jeering at the offender trapped inside.
Kalabalık, içeride sıkışıp kalan suçluya alay ederek teşhir direği etrafında toplandı.



























