peaked
peaked
pikt
pikt
British pronunciation
/pˈiːkt/

"peaked"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

peaked
01

bitkin

(of a person) looking pale, sickly, or physically weak
example
Örnekler
She was too peaked to get out of bed and join the others.
Yataktan çıkıp diğerlerine katılacak kadar halsiz görünüyordu.
His peaked face showed the toll of the long illness.
Onun zayıf yüzü uzun süren hastalığın bedelini gösteriyordu.
02

zirveye ulaşmış, en yüksek seviyede

having reached the highest point or maximum level
example
Örnekler
His energy levels peaked just before the race began.
Enerji seviyeleri yarış başlamadan hemen önce zirve yaptı.
The stock prices peaked last Friday before starting to decline.
Hisse fiyatları geçen Cuma günü düşmeye başlamadan önce zirve yaptı.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store