mighty
01
güçlü, kuvvetli
possessing great strength, power, or importance
Örnekler
The mighty oak tree stood tall in the forest, symbolizing resilience and endurance.
Ormanın içinde yükselen güçlü meşe ağacı, dayanıklılık ve direncin sembolüydü.
He swung his mighty sword with precision and skill, defeating his foes in battle.
O, savaşta düşmanlarını yenerek, güçlü kılıcını hassasiyet ve beceriyle salladı.
mighty
01
çok, son derece
very, extremely, or greatly
Dialect
American
Örnekler
It's mighty cold out here tonight; better grab a coat.
Bu gece burası çok soğuk; bir ceket almak iyi olur.
She looked mighty pleased with herself after winning.
Kazandıktan sonra kendinden çok memnun görünüyordu.
Leksikal Ağaç
mightily
mightiness
mighty
might



























