Ara
migratory
01
göçmen
(of animals or birds) moving from one place to another, often with the changing seasons
Example
Climate change poses a threat to the migratory patterns of certain bird species, as their habitats are being affected.
İklim değişikliği, bazı kuş türlerinin göçmen davranışını tehdit ediyor, çünkü yaşam alanları etkileniyor.
The conservation efforts aim to protect the habitats of endangered migratory fish species.
Koruma çabaları, tehdit altındaki göçmen balık türlerinin yaşam alanlarını korumayı hedefliyor.
02
göçebe
regularly travelling from one location to another, often looking for seasonal jobs
Example
Governments implement measures to manage migratory populations and ensure the provision of essential services.
Hükümetler, göçmen nüfusunu yönetmek ve temel hizmetlerin sağlanmasını sağlamak için önlemler almaktadır.
Many agricultural regions rely on migratory workers during peak harvest seasons.
Birçok tarım bölgesi, zirve hasat mevsimlerinde göçmen işçilere bağımlıdır.
word family
migr
Verb
migrate
Verb
migratory
Adjective
nonmigratory
Adjective
nonmigratory
Adjective
Yakın Kelimeler
