maize
01
sarı
characterized by a light yellowish color, reminiscent of the shade of corn kernels, often described as a pale golden tone
Örnekler
The school's mascot was a cheerful character dressed in a beautiful maize color.
Okulun maskotu, güzel bir mısır rengine bürünmüş neşeli bir karakterdi.
The kitchen walls were painted in a soothing maize color, creating a warm ambiance.
Mutfak duvarları, sıcak bir ambiyans yaratan yatıştırıcı bir mısır rengiyle boyanmıştı.
Maize
01
mısır
a tall plant growing in Central America that produces yellow seeds, which are used in cooking
Dialect
British
British
Örnekler
As the summer sun set, a family gathered in the backyard, grilling maize skewers alongside juicy grilled meats.
Yaz güneşi batarken, bir aile arka bahçede toplandı, sulu ızgara etlerin yanında mısır şişleri pişiriyordu.
In the school garden, the students proudly harvested the maize they had planted.
Okul bahçesinde, öğrenciler büyük bir gururla dikmiş oldukları mısırı hasat ettiler.
