Knife
01
bıçak
a sharp blade with a handle that is used for cutting or as a weapon
Örnekler
He carefully peeled the apple with a sharp knife.
Elmayı keskin bir bıçakla dikkatlice soydu.
He used a butter knife to spread jam on the toast.
Tost üzerine reçel sürmek için bir bıçak kullandı.
02
bıçak, hançer
a weapon with a handle and blade with a sharp point
03
bıçak, çıkıntı
any long thin projection that is transient
to knife
01
bıçaklamak, bıçakla kesmek
use a knife on
Leksikal Ağaç
knifelike
knife
