to interpellate
01
sorgulamak, resmi olarak sorguya çekmek
to formally question someone, especially in a legal or parliamentary context
Örnekler
The lawyer interpellated the witness about what they saw.
Avukat, gördükleri hakkında tanığı sorguya çekti.
The opposition party will interpellate the interior minister next month.
Muhalefet partisi gelecek ay içişleri bakanını sorguya çekecek.
Leksikal Ağaç
interpellation
interpellate



























