instigator
ins
ˈɪns
ins
ti
te
ga
ˌgeɪ
gey
tor
tɜr
tır
British pronunciation
/ˈɪnstɪɡˌe‍ɪtɐ/

"instigator"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

Instigator
01

başlatıcı

someone who initiates a particular thing
example
Örnekler
She was known as the instigator of community projects, always coming up with ideas to improve the neighborhood.
Topluluk projelerinin kışkırtıcısı olarak bilinirdi, mahalleyi iyileştirmek için her zaman fikirler bulurdu.
He was the instigator of the book club, initiating regular meetings where members discussed and shared their favorite literary works.
O, kitap kulübünün kışkırtıcısıydı, üyelerin en sevdikleri edebi eserleri tartıştığı ve paylaştığı düzenli toplantılar başlattı.
02

fitneci

someone who deliberately starts something, often with the intention of causing trouble
example
Örnekler
By spreading false information and encouraging hostility, the instigator successfully sowed the seeds of trouble within the community.
Yanlış bilgileri yayarak ve düşmanlığı teşvik ederek, kışkırtıcı topluluk içinde sorun tohumlarını başarıyla ekti.
Known for his role as the class clown, he often played the instigator, disrupting lessons and causing distractions.
Sınıfın palyaçosu olarak bilinen, sık sık kışkırtıcı rolünü oynar, dersleri böler ve dikkat dağıtırdı.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store