antioxidant
an
ˌæn
en
ti
ti
ti
ox
ˈɑk
ak
i
se
dant
dənt
dent
British pronunciation
/ˌæntɪˈɒksɪdənt/

"antioxidant"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

Antioxidant
01

antioksidan

a substance, such as vitamin E, that helps clean the body of harmful substances
antioxidant definition and meaning
example
Örnekler
The blueberries were rich in antioxidants, which helped protect the body against free radicals.
Yaban mersinleri antioksidanlar açısından zengindi, bu da vücudu serbest radikallere karşı korumaya yardımcı oldu.
The walnuts were a good source of antioxidants, making them a heart-healthy snack option.
Cevizler, antioksidanlar için iyi bir kaynaktı ve bu da onları kalp sağlığı için iyi bir atıştırmalık seçeneği haline getiriyordu.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store