to extradite
01
suçluyu ülkesine iade etmek
to send someone accused of a crime to the place where the crime happened or where they are wanted for legal matters
Transitive: to extradite a suspect or criminal
Örnekler
The fugitive was arrested in one country and extradited to face charges in another for embezzlement.
Firari bir ülkede tutuklandı ve zimmete para geçirme suçlamalarıyla yüzleşmek üzere başka bir ülkeye iade edildi.
The government sought to extradite the international drug lord to face trial for drug trafficking.
Hükümet, uyuşturucu kaçakçılığından yargılanmak üzere uluslararası uyuşturucu baronunu iade etmek istedi.
Leksikal Ağaç
extradition
extradite



























