Esteem
01
saygı
the level of respect and admiration that one has for someone or something
02
saygı
a feeling of delighted approval and liking
03
saygı, hürmet
the condition of being honored (esteemed or respected or well regarded)
to esteem
01
saygı duymak
to greatly admire or respect someone or something
Transitive: to esteem sb/sth
Örnekler
The employees greatly esteem their dedicated manager for her leadership and support.
Çalışanlar, liderliği ve desteği için kendini adamış yöneticilerini büyük ölçüde takdir eder.
Critics did not esteem the experimental film for its artistic merits.
Eleştirmenler deneysel filmi sanatsal değerleri için takdir etmediler.
02
saygı duymak, değer vermek
to view or assess something or someone in a certain way based on evaluation
Complex Transitive: to esteem sb/sth sb/sth
Örnekler
She esteemed her grandmother a wise and compassionate mentor.
Büyükannesini bilge ve şefkatli bir mentor olarak değerlendirdi.
The artist esteemed nature a boundless source of inspiration for their paintings.
Sanatçı, doğayı resimleri için sınırsız bir ilham kaynağı olarak değerlendirdi.
Leksikal Ağaç
disesteem
esteem
