Ara
estimable
01
saygıdeğer
deserving of admiration or approval
Example
The charity does estimable work in the community and is rightfully praised for their efforts helping those in need.
Hayır kurumu, toplumda takdire şayan işler yapıyor ve ihtiyaç sahiplerine yardım etme çabaları için haklı olarak övülüyor.
She set an estimable example for others to follow and is rightfully lauded for her leadership.
O, diğerlerinin izlemesi için saygıdeğer bir örnek oluşturdu ve liderliği dolayısıyla haklı olarak övülüyor.
02
hesaplanabilir, tahmin edilebilir
may be computed or estimated
03
muhterem
worthy of respect due to ethics or other merits
Example
The politician has an estimable reputation for honesty and public service.
Politikacının dürüstlük ve kamu hizmeti konusundaki saygın bir itibarı vardır.
His estimable reputation was built on decades of reliable and conscientious work, gaining the trust of clients and colleagues.
Saygın itibarı, yıllar boyunca güvenilir ve özenli işlerle inşa edildi; bu sayede müşterilerin ve meslektaşlarının güvenini kazandı.
Yakın Kelimeler
