to configure
01
yapılandırmak, düzenlemek
to arrange something in a specific way according to a particular plan or design
Transitive: to configure arrangement of something
Örnekler
The interior designer configured the furniture layout to maximize space and enhance the room's functionality.
İç mimar, mobilya düzenini alanı en üst düzeye çıkarmak ve odanın işlevselliğini artırmak için yapılandırdı.
She is currently configuring the lighting settings for the stage performance.
Şu anda sahne performansı için aydınlatma ayarlarını yapılandırıyor.
02
yapılandırmak
to set up a system, device, software, or components in a specific way to achieve a desired functionality
Transitive: to configure a system or its components
Örnekler
Before using the new printer, you need to configure it by installing the necessary drivers and adjusting settings.
Yeni yazıcıyı kullanmadan önce, gerekli sürücüleri yükleyerek ve ayarları yaparak onu yapılandırmanız gerekir.
Network administrators must configure routers to ensure secure and efficient data transmission.
Ağ yöneticileri, güvenli ve verimli veri iletimi sağlamak için yönlendiricileri yapılandırmalıdır.
Leksikal Ağaç
configuration
configured
configure
